TürkçeEnglishFranceGermanyRusiaSpain

♦ 01.06.2024 tarihinden itibaren; 6’lı ganyan birim fiyatı 50 kuruş, Ş.Urfa, Elazığ, D.Bakır ve Yabancı Yarışlarda 40 kuruş olarak uygulanacaktır.♦


   
  Altılı Mekanı
  APRANTiLER
 

APRANTİLER

Son günlerin en gözde mesleği, kazancı yüksek ama gelin bir de onlara sorun...

Jokey olmak için öncelikle apranti okuluna gitmek gerekiyor. 'Jokey Yamağı' anlamına gelen apranti adayları, jokey olmaya karar verdiklerinde İstanbul'a gelmek zorundalar. Çünkü Türkiye'de tek jokey yetiştiren kurum şu anda Veliefendi Hipodromu'nda bulunan 'Ekrem Kurt Apranti Eğitim Merkezi'. Burası Türkiye'nin dört bir tarafından gelmiş apranti adaylarını, jokey olmak için yetiştiren bir kurs. Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı ve Yüksek Komiserler Kurulu'nun talimatıyla 1985 yılında jokey yamağı yetiştirmek üzere açılan eğitim merkezi, bugüne kadar çok sayıda pistlerde ün salmış jokey yetiştirmiş. 

Bu yıl 16. dönem mezunlarını verecek olan okulda 2 yıl kurs görüp mezun olan başarılı apranti adayları, Tarım Köy İşleri Bakanlığı'ndan apranti lisansı alıyorlar. İş, bundan sonra iyi bir jokey olmaya kalıyor. Lisansı alan aprantilerin jokey olabilmesi için 50 yarış kazanma şartı aranıyor.

Jokeylik şartları neler?

Jokey olmak isteyen bir kişinin apranti okuluna girmesinde aranan ilk şart, 16 yaşından gün almamış olmak. Adayların ayrıca ilköğretim diplomasının bulunması, 35 ila 45 kilo arasında olması ve boyunun da 130-155 cm. arasında bulunması gerekiyor. Bu şartlara uyan adaylar, 'Ekrem Kurt Apranti Eğitim Merkezi'nde iki yıllık eğitime tabi tutuluyorlar. Apranti adaylarına, burada tatbiki ve nazari binicilik, veterinerlik, Türkçe-Sosyal-Matematik ve İngilizce dersleri veriliyor. Veliefendi'deki apranti okulunda şu anda birinci sınıfta 60, ikinci sınıfta 62 olmak üzere toplam 122 kişi eğitim görüyor. Fakat, bu adayların hepsinin jokey olma şansı yok. Bu adaylardan kimileri seyis, kimileri de antrenman jokeyi olacak. Bu kursu bitirdikten sonra at sahipleri, jokeylerde yetenek arıyorlar. Yetenekli görülen ve at sahipleriyle anlaşan aprantiler, jokey olmaya daha yakın görünüyor. Kurs süresince burada eğitim gören apranti adaylarından hiçbir ücret talep edilmiyor. Apranti adaylarına giyecek, yemek ve harçlık olarak ayda 60 milyon lira para veriliyor. İki yıl sonunda kursu başarıyla bitiren öğrenciler, kasım ayının başında apranti eğitim merkezinden mezun oluyorlar.

Jokeyliği mafya gibi görüyorlar!

Yarış hayatına 1965 yılında başlayan ve bugüne kadar yaklaşık 4 bin yarışta birinci geldiğini söyleyen Türkiye Jokeyler Derneği Başkanı Ahmet Atçı, halkın jokeyliği mafya gibi gördüğünü belirtti. 'Jokey olduğumu söyleyince herkes bize mafya gözüyle bakıyor' diyen Ahmet Atçı, aslında Türkiye'nin ata sporu olan atçılığın en şerefli spor dalları arasında yer aldığını ve jokey olmaktan büyük gurur duyduğunu kaydetti. 51 yaşında olmasına rağmen bünyesinin ata binmeye elverişli olduğunu anlatan ve 'Jokeylik yaşlandıkça değerleniyor' diyen Ahmet Atçı, en büyük sorunlarının ise sigortalarının olmaması ve yarış faulleriyle ilgili kendilerine seminerlerin verilmemesi olduğunu söyledi.

At atı, jokey jokeyi geçer!

Zaman zaman yurtdışına çıkarak Türkiye'deki at yarışlarının tanınması için çalıştığını ve diğer jokeylerin de yurtdışındaki yarışlara giderek Türkiye'nin tanınması için çaba sarfetmeleri gerektiğini belirten Dernek Başkanı Ahmet Atçı, yarış sırasında da şike olayının kesinlikle olmadığını vurguladı. 'Yarışta jokeyler birbirine düşmandır. Dışarıda canciğer arkadaştır' diyen Atçı, 'Bu yarışta şike var veya jokeyler birbirlerini kolluyorlar' sözlerine şiddetle karşı olduğunu söyledi. Yarışseverlerin ve jokeylerin arasında 'At atı, jokey jokeyi geçer' sözünün çok doğru olduğunu vurgulayan Ahmet Atçı, 70'li yılların 'efsanesi' Karayel'e binmeyi çok isteğini de sözlerine ekledi.

Etiketimiz yok!

At üstünde yarış disiplinine uymayan (faullü davranmak, yanındaki rakibi taciz etmek, gereksiz yere kulvar değiştirmek gibi) jokeylerin ceza aldığını ve bu cezayı (at binememe cezası) 6 haftaya kadar Mali Komiserler'in, 6 haftadan sonrasını da Yüksek Komiserler Kurulu'nun belirlediğini anlatan Ahmet Atçı, her jokeyin üstün ve eksik yönlerinin bulunduğunu belirtti. Halk arasında 'Ahmet Atçı, favori ata bindi mi heyecanlanır' diyenlere en güzel yanıtı 'Bence diğer jokeyler de her yarışta heyecanlanmalı. Sadece favori değil, her yarışta heyecan duyulmalı' diyerek veren Atçı, at yarışının bir kumar değil, sosyal ihtiyaç olduğunu da söyledi. Atçı, ' Jokeyler, yeteneklerini uluslararası düzeye taşısınlar. Türkiye, at yarışlarında uluslararası platformda fazla tanınmıyor. Etiketimiz yok. Bizim amacımız, yeni yönetimin uluslararası platformda bize uygun ortam oluşturması. Bunu ümit ediyoruz. Ben Avustralya'da 16 ülke arasında 56 puanla şampiyon olup geldim. Bu Türkiye'nin tanıtımı için çok önemli' dedi.

Ekrem Kurt Apranti Merkezi

Apranti adayları, gelecekte iyi bir jokey olabilmek için eğer herhangi bir akrabası İstanbul'da yoksa atlarla birlikte ahırda yatıp kalkıyorlar. İki yıl süresince atlarla can-ciğer olan apranti adayları, bu sayede birlikte oldukları atların tüm huylarını da öğrenmiş oluyorlar. Bir dönem şampiyon olmuş ve sahipleri tarafından ders görmek üzere 'Ekrem Kurt Apranti Merkezi' ne bağışlanan atlarla eğitim gören öğrenciler, burada bulunan 30 atın her ihtiyacıyla ilgileniyorlar. 16 yıldır apranti eğitim merkezinde öğretmenlik yapan Nejdet Göze, öğrencilere İngilizce öğretiyor ve aynı zamanda tercümanlık yapıyor. Göze, apranti adaylarına İngilizce öğretmelerinin nedenini atçılık terimlerinin genelinin İngilizce olmasını gösteriyor. Jokey Kulüp personeli Veteriner Hekim Gülsün İğidir de yarış atlarının en büyük probleminin ayak sorunlarından kaynaklandığını ifade ediyor. İğidir, atların düzenli olarak her gün kontrolden geçirildiğini de sözlerine ekliyor.

Halis Karataş'ı örnek alıyorlar

Ekrem Kurt Apranti Eğitim Merkezi'nde eğitim gören 122 apranti adayı, gelecekte en büyük ideallerinin Halis Karataş gibi iyi bir jokey olabilmek yönünde görüş birliği içindeler. Kendilerine 'geleceğin jokeyleri' diyen apranti adaylarından ikinci sınıf öğrencisi Ali Özgün; 'Biz de bir gün iyi bir jokey olacağız. Halis Karataş'ın yarış sırasında nasıl hareket ettiğini ve rakiplerini yerine göre nasıl ekarte ettiğini her gün televizyondan izliyorum. Ben buraya iyi bir jokey olabilmek için geldim. Ve bana verilen görevi de sonuna kadar başarıyla yaptığıma inanıyorum' diye konuştu. Eğitim Merkezi'nde ders gören diğer apranti adaylarından İlhan Avcı da öğretmenlerinin kendilerini çok iyi yetiştirdiklerini belirtti. Avcı, 'Biz burada biniciliğin yanı sıra Türkçe, Sosyal, Matematik, Ahlak gibi dersler de görüyoruz. Çünkü bunlar, bizim ileride toplumla kuracağımız iletişimde çok gerekli olacak' diye konuştu.

Çağın en geçerli mesleği

Ekrem Kurt Apranti Eğitim Merkezi Müdürü A.Erbil Göksan, kısa süre sonra okulun Halkalı'ya taşınacağını söylüyor. Erbil Göksan, 'Burada eğitim alan apranti adaylarının bir büyük avantajı daha var. O da şu anda burada bulunan atların zamanlarında şampiyon olmaları. Bu atlar, sahipleri tarafından buraya hibe edildiler ve çocuklar bu atlarla çalışıyorlar. Ayrıca, okul taşındıktan sonra yatılı olması düşünülüyor. Bu şekilde apranti adayları, atlarla daha çok çalışacaklar. At bakımını daha iyi öğrenecekler. Jokeylik, geliri iyi ve çağın en geçerli mesleklerinden bir tanesi. Bu meslekte yaş haddi de bulunmuyor. 60 yaşına kadar at koşturan ünlü jokeylerimiz var' dedi

Kaynak : aksam.com.tr

Jokey Olmaya Kalan Yarış

 
 
  Bugün 198 ziyaretçi (342 klik) www.altili.tr.gg ©  
 


Ana Sayfa BültenGalopGünlük TahminCanlı Sonuçlar Resim Galerisi TJK TV TAY TV Muhtemel TV Lig Radyo İstatistik Oyun & Eğlenceİletişim YASAL UYARI
Bu site en iyi 1024 x 768 çözünürlük, Google Chrome ile Görüntülenebilir.

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol